Vizyonumuz
Toplumumuzun değerleri ile örtüşen sosyal ve kültürel yapımız, sevgi ve saygı çerçevesinde, dostluk ve kardeşlik ilkeleri doğrultusunda yardımlaşma ve dayanışmanın esas alındığı çağdaş metod ve teknikler kullanarak, profösyonel yönetim anlayışı içerisinde, üyelerin bilgi, birikim ve kültürel gelişimini esas alan örnek bir dernek olmayı amaçlamaktadır. Yönetimde öncülük anlayışı içerisinde, üyeler arasında koordinasyon sağlayarak karşılıklı iletişim içerisinde olmak. Amaç ve hedeflerimize ulaşmak için araştırma yapmayı, bunları yayınlamayı, yeniliklere açık olmayı, gelişen ve değişen bilişim ve iletişim araçlarını kullanmayı ilke edinmektir.
Misyonumuz
Yöremizin sosyal gelişimine katkıda bulunacak olan planlamalarda yer alarak yerel birimler ile bunları organize etmek, üyelerin katılımını ve desteğini almak. Yerel ve milli kültürümüzün korunması, yaşatılması ve anlatılması için hem teşvik edici hemde uygulayıcı olma temelinde her türlü kültürel aktivitelere katılmak, gerekirse destek vermek projeler geliştirmek.
Etkili öz denetim ve iletişimi kurmak çağın gerektirdiği gelişim ve değişime uygun olarak insan kaynaklarını etkili ve verimli kullanmak. Etkinliğimiz, becerimiz ve verimliliğimizle; Köyümüz ve insanına kattığımız değerleri sürekli ve belirgin biçimde arttırmaktır.
İlyas Tomris
Derneğimiz 2000 yılında kurulmuştur. Üye sayımız 80 Asil 1 Fahri üye olmak üzere 81 kişiden oluşmaktadır. Amacımız iletişim organlarını verimli bir şekilde kullanarak üye sayımızı hergeçen gün arttırmak, köylülerimiz arasındaki bağları güçlendirmek ve köyümüzün geleceği için hep beraber çalışmaktır. Geçmişte derneğimizin köylerimiz için yaptığı önemli çalışmalar bulunmaktadır. Yeni dönemde web sitemizin açılmasi ile beraber özellikle evinde bilgisayar bulunan köylülerimizden web sayfamızı sık sık ziyaret etmelerini ve gençlerimizi iletişim ağımıza yönlendirmelerini rica ediyoruz. İletişim ağımıza dahil olmak için gerekli bilgileri web sayfamızın iletişim bölümünden okuyabilirsiniz. Senelerdir köylülerimiz arasındaki iletişim eksikliğini çözmek derneğimiz için projelerimizde daha çabuk sonuca ulaşabilmek için hayati önem teşkil etmektedir.
A.Barış Demir
BAŞKANIN MESAJI
EĞİTİM VE GENÇLİK
Binlerce kilometrelik yolculuk tek bir adım ile başlar… (Loo-Tzu) Eğitim, tarih boyunca konuşulan toplumsal değerlerin en önemlisidir. Ancak kavram olarak derinlemesine daha doğrusu bir bütünlük içinde tartışılmamıştır. Eğitim kavramını tarihsel süreç içinde değerlendirdiğimizde şu konu ön plana çıkar; Birey genellikle ikinci planda kalmış, bireye rağmen yada birey için, birey dışında bir eğitim planlanmıştır. Bu noktada eğitim ideoloji ile yakın bir çizgi izlemiş, çoğu kez birey üstünd ebelirleyici ve egemen bir siyasi unsur olarak kalmıştır. Eğitim, öğretim ve öğrenim sözcüklerini ele alalım. Eğitim sözcüğü, talim terbiye geleneğinin devamı olarak kullanılmaktadır. Bu noktada ise eğitim okul geleneğinin içinde öğrenciyi yönlendirme ve belirli özellikleri edindirmeden daha çok belkide çoğunlukla talim, terbiye kavramına dayanan stratejilere bağlıdır. Aslında üzerinde durulması hatta tartışılması gereken konu öğrenim ve öğretim arasındaki farktır. Öğrenimde, öğrenci belirleyici rolü alırken, öğretimde öğretmen merkezde durmaktadır. Buradaki çıkış noktası, okul kavramı üzerinde yoğunlaşmaktadır. Herşeyden önce okulun bir öğretme ortamı olmaktan bir öğrenme ortamı olmasına dönüşümüdür. Eğitim kavramı içerisinde unutulmaması gereken kavramların başında öğretmen gelmektedir. Olması gereken eğitim faaliyetleri içerisinde ideal öğretmen; herşeyi bilen, bir ölçüde kutsal ve sınav gücünü elinde tutan öğretmenden, bildiği bilgileri okutmaya devam eden, kutsal ölçüde, herkes gibi paylaşabilen ve korkulmayan yönlendirici, sınavı yalnız bir ölçüm aracı olarak değil, öğrenme sürecinin bir parçası olarak değerlendiren öğretmene dönüşümü başarmalıdır. Şunu unutmamalıyız ki toplumun gelecekteği sağlığı gençlerimizin zihinlerini ve gönülllerini geliştirmede yatar. Öyleki eğitim temel anlamıyla bir toplumun geleceğini şekillendiren en önemli unsurdur. Ülkemizde uygulanan eğitim sistemi gençlerimizin çağın gereksinimlerine cevap verecek biçimde yetişmesine olanak vermemektedir.
GENÇLER GENÇLER
Genel işsizlik oranı zaten sevimsiz ama ondan daha sevimsiz olanı işsizlerin dağılımı işsizliğin vurduğu asıl kesim genç ve eğitimli insanlar, eğitimli gençlerde işsizlik oranı %34 gibi akıl almaz bir orana ulaşıyor. Her üç eğitimli genç insandan biri işsiz çocuklarla başlayan kötü haberler, gençlerle devam ediyor. Çocukların ve gençlerin haberleri fena acıtıyor. Türkiyemizde 1900-1950 yıllar arasında okuma yazma oranı neredeyse %10 seviyesindeydi bölgemizde okul yoktu ulaşım yoktu annemize sorardık ne zaman doğduk… bize bir yaz günüydü harman zamanıydı kundağını derenin kumunu eledim yaptım. Baban gurbetteydi haber vermeye kazaya gitmem için paçamı sıvadım Peri suyunu geçtim mektup yazdım oğlumuz olmuş kundağı için bez istiyor diyor. İşte o fedakar annelerimizin ellerinden öperim, gençler çağın gereksinimlerinden ve teknolojinin nimetlerinden faydalanın…
M.İlyas Tomris